27 Kasım 2010 Cumartesi

Tübitak Erken Çocukluk Kitaplığı Üzerine

Ortaokul zamanı,
Bursa Kız Lisesi.
Babam ve askeri liseden emekli yakışıklı fenci öğretmenim,
Ellerinde Bilim ve Çocuk dergisi.

Ben böyle tanıştım Tübitak ile. Babam fenci öğretmenimin tavsiyesine uyarak yıllık abonelik almıştı. Her ay evimize geliyordu dergim. Bayılıyordum. Derginin son sayfasında bilmeceler oluyordu ama gerçekten zordu. Onları çözmek için oldukça çaba sarf ederdim. Çözemediğim sorularda babama giderdim yardım istemeye, beraber çalışırdık. Bir keresinde bir matematik sorusunu fizik dersinde öğrendiğim kurallarla çözmüştüm, liseye kadar bunu herkese anlatıp ukalalık yaptığımı anımsadım şimdi, buraya yazdığıma göre hala övünüyorum demektir: ) O kadar gurur duymuştum kendimle.

Tübitak Erken Çocukluk Kitaplığı’ndan haberim yoktu kızım bir yaşına gelene kadar. Meraklı Minik dergisinden de haberim yoktu. İyi ki öğrendim. Eğer bebeğiniz 18 ay ve üstü ise sizi buraya alalım, güzel kitapları var. Bizim evimizde olanları kısa kısa anlatmayı seçeceğim topluca kitapları burada değerlendirmiş olayım böylece.

Yağmurlu Bir Gün:

Serinin en sevdiğimiz kitaplarından biri bu. Renkler çok güzel, detaylar çok fazla. Toprağın altındaki solucanlar, yağmurda ortaya çıkan sümüklüböcekler, köpekçiğin patilerinin çamura saplanması, çok keyifli. (18 ay ve üstü)

Rüzgarlı Bir Gün :

Renkler güzel değil, detaylar çok yok. Bütçeniz tek bir kitaba yetiyorsa bunu tercih etmeyin. Çamaşır serme sahnesi ve ağaca uçurtmanın takıldığı sahne güzel, onun dışında tavsiye etmiyorum. (18 ay ve üstü)

Yuvada:

Capcanlı renkler. İki kuşun bebekleri yavru kuşu büyütmeleri anlatılıyor. Sonra kuş büyüyüp kanatlanıyor, yuvadan uçuyor. Detaylı bir kitap, anne ve babanın bebek kuşa yemek yedirdikleri sayfaya bayılıyoruz, birde kiraz ağacına, tavsiye ederim. (18 ay ve üstü)

Gölde :

Yemyeşil bir kitap. Renkler güzel. Balığın kurbişkayı çat çat diye yaklamaya çalıştığı sahne, kurbişkanın sineği diliyle gulp’lediği sahne ve yavru ördekler detaylı ve güzel. Öneririm. (18 ay ve üstü)

Deniz Kıyısında :

Tüm çizimler birbirinin aynı. Serinin en sevmediğimiz kitabı desem yeridir. Yengeçler, pavuryalar, denizatları çok karışık anlatılmış, resimler felaket. Tek sevdiğimiz çocuk resimleri, gerçekçi olanlar bana kalırsa sadece onlar, önermiyorum.(18 ay ve üstü)

Yeraltında :

Süper bir kitap. Şaşırtıcı bir kere. Yeraltından geçen borular, tren rayları, maden işçileri, sonra en önemlisi yerin altında yaşayan hayvanlar, fosiller, köstebekler, bitki kökleri, karınca yuvaları, böcekler. Bayılıyoruz, çok seviyoruz. Özellikle tavsiye ediyorum, renkler ve çizimler çok güzel. (18 ay ve üstü)

1001 Minik Hayvanı Bulun:

Adı üstünde içinde 1001 minik hayvan var lakin bizim hiç dikkatimizi çekmedi, sevmediğimiz kitaplardan biri de bu. Ne kızım ne oğlum hiç ilgilenmediler şimdilik kaldırdık ortadan belki sonra dikkatini çeker, bilemiyorum. (18 ay ve üstü)

Nasıl Hareket Edebiliriz :

Oldukça detaylı ve gerçekçi çizimler. İnsanların ayakları, örümceklerin ağları, yılanların yerde sürüm sürünmeleri, arıların vız vızları, kelebeklerin kanatları, kırkayaklar, çıyanlar, pirelerin uç uçmaları, uğur böcekleri, karıncaların evlerine yemek götürmeleri, ördekler, horozlar ve gıd gıd gıdak tavuklar, çok güzel çizilmişler.Bu hayvanların hareketlerini taklit etmek pek keyifli. Bayılıyoruz. (2,5 yaş ve üstü)

Doktorda :

Üç çocuklu bir ailede tüm bebeler hasta olur. Büyük olan abinin kolu incinir, ortanca olan kız çocuğun boğazları acır, en küçük bebenin aşı zamanıdır. Doktordan randevu alınır, gidilir. Büyüğün kolu bandajlanır, ortancaya ilaç reçete edilir, küçüğe aşı yapılır.

Çizimler güzel, doyurucu ve gerçekçi. Doktorun muayenehanesi, aletleri, steteskop, iğneler, bandaj, eczane gayet başarılı aktarılmış. Kitabın ebatı küçük, sayfalar ince ama kolay yırtılmayanlardan. Her sayfada hastanede'de olduğu gibi sarı ördek var, bulma oyunu da oynanabilir pekala.

Çocuğunuzun rutin doktor kontrollerinde kullanmak üzere faydalanmak mümkün.(2,5 yaş ve üstü)

Hastanede :

Eğer çocuğunuzun rutin kontrolleri bir hastanede oluyorsa kitap kayda değer bir kolaylık sağlıyor.

İki çocuklu bir aileden büyük olan erkek çocuğun bir sabah kulağı acır, önce doktora giderler. Doktor da ameliyat olmalısın hastaneye gitmen gerek der. Sonra çocuk hastaneye yatar ameliyat olur

Hastane odaları, ameliyathane, hemşireler, oyun odaları, yemek salonu, doktorlar, cerrahlar güzel çizilmiş. Çizimler doyurucu, gerçekçi. Kitabın ebatı küçük, sayfalar ince ama kolay yırtılmayanlardan. Birde her sayfada sarı bir ördek var, onu bulma oyunu da oynanabilir pekala.

Her şeyden öte; çocuklara daha doğdukları andan itibaren baslarına ne geleceğini anlatmak gerekiyor. Çocuk anne ve babaya inanıyor, güveniyor. Bilmedikleri bir şeyle karşılaştıklarında endişe yasıyorlar. Dolayısıyla her hastaneye gidiş öncesi kitabı anne ya da babanın çocuğa okuması, rutin kontrolde basına neler geleceğini anlatması önem teşkil ediyor. Hastaneye çocuk her gittiğinde çok güzel özdeşleştirme yapıyor kitapla. (2.5 yaş ve üstü)

Yavru Köpek :

Zeynep ve Can Gülgün teyzenin evine gidip, şeker isimli köpeğin yavrularına bakarlar. Aralarından minik isimli yavru köpeği beğenip onu evlerine alırlar. Minik'i evde büyütmeye başlarlar, onun mamasını hazırlayıp yatağını yaparlar. sonra kedileri tırmık'la tanıştırıp bahçeye çıkartırlar, ardından veterinere götürüp minik'in aşısını yaptırırlar.

Eve bir köpek alındığında kullanılabilecek keyifli bir kitap, bunun yanında sorumluluk kavramıyla çocukları tanıştırmak içinde pekala kullanılabilir. Ayrıca her sayfada doktorda ve hastanede olduğu gibi minik bir sarı ördek var. Kitap küçük ebatta, sayfalar dayanıklı ve tüm Tubitak erken çocuk kitaplığından çıkan kitaplar gibi çizimler son derece gerçekçi. (2.5 yaş ve üstü)

Meraklı Minik:

Her ay çıkan dergi. Bayılıyoruz, çok seviyoruz. İçinden oyun kartları çıkıyor, severek oynuyoruz onlarla. Yapıştırmalar da oluyor. Bunu yazmadan geçemem: Kırpık’ın seçtiği diye bir sayfa var derginin içinde. Benim dikkatli kızım orada Kırpık’ın elinde Yağmurlu Bir Gün kitabını fark etti ve her ay Kırpık’a söyleniyor. ‘O benim Yağmurlu Bir Gün’üm Kırpık, bırak onu diyorum sana’ diyor pıncırıkım. Dergi bittikten sonra saklamayın efenim, biz kesme yapıştırma aktivitemizde kullanıyoruz.

Bu kitapların bir kısmı ciltli ve sünger kapak bir kısmı da ciltsiz ve küçük ebattalar. Eğer bebeğinizin yaş aralığı küçükse ciltliler daha dayanıklı lakin hepsini ciltli alıp fazla bir bütçe ayırmaya gerek yok. Evimizde ciltli olanlar : Yağmurlu Bir Gün, Rüzgarlı Bir Gün-pişmanım buna fazla para ödediğime- ve Yuvada. Diğerleri ciltsiz olanlardan. Hastanede, Doktorda ve Yavru köpek’i iki kez aldık, yırtıldılar ne yazık ki.

Çizimlere gelince, Anne Millbourne lütfen denizli çizimlere kalkışmasın, başarısız buldum ben. Onun dışındaki çizimler güzel ve şaşırtıcı. Anne Civardi’nin resimlerini ise nerde görsem tanırım artık. O kadar basit ve yalın ki, beğendim.

Foto Not : İlki ayağı alçıya alınınca, ikincisi babacık ile kitap keyfi yaparken.

Ücret Not : Pahalı değil kitaplar. Ciltliler on lira, ciltsizler iki ve dört lira arası değişiyor.

Sceylan’a Not : Dilerim işe yarar yazdıklarım: )

3 yorum:

  1. Rüzgarlı Bir Gün: Rüzgar türbinlerinin çalışmasını "zup zupp zuppp" diye canlandırıyordum; bu İstanbul seyahatimizde Çınar her rüzgar türbini görüşünde "anneeee, zuuppp zuppp zuppp" diye çığlık attı! Bir de, ilk baharda okumanızı öneririm ki, siz de "uçurtmanızı havaya fırlatıp (çimlerde) olabildiğince hızlı" koşabilesiniz :)

    Gölde: Biz bir de, kocaman balığın ağzını kocaman açıp "çatt" diye kapatmasını canlandırıyoruz bayılarak!

    Deniz Kıyısında: Haklısın... Çınar da sevmedi -deniz aşığı olmasına rağmen. Dalgıçlar seviyorlar ama :)

    Evet, şu Yeraltında'yı bir türlü alamadım... Çınar'ın seveceğine eminim, unutuyorum! Doktorda ve Hastanede de listede! Onun bir de Diş Hekiminde olanı var, değil mi?

    1001 Minik Hayvan: Çınar da aynen, pek sevemedi... belki sonra!

    Diğer kitaplarla ilgili yazdıklarına aynen katılıyorum :)

    Öptüm!

    YanıtlaSil
  2. Aaa iça aşkolsun Ayda'yı nasıl yayınlamazsın... Aydedemiz o bizim :)) Günde 3 kere okumazsak işimiz rast gitmiyor :))

    YanıtlaSil
  3. Başak,
    O rüzgar türbinlerini canlandırmak hic gelmedi aklıma, abla onları gördukce ruzgar gulunu hatırlıyor ve onlara ruzgar gulu diyordu, gercegini de gormedik henuz. İyi fikir:)Evet bir diger diş hekiminde, o da guzel. Bende opuyorum canım.

    Mabel,
    Ay'da bizim evde hic sevilmedi, oylece duruyor dolapta. Çıkarmalı aslında. Belki ceker ilgisini. Demek senin kuzu o kadar seviyor, ne hos:) Operim.

    YanıtlaSil